rss
Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites

27.02.2010

KAVRAM KARGAŞASI

Günümüz dünyasında anlayamadığım bir tanımlama var kadın üzerinde. Kadın deyince direkt “güzel bir varlıktır” ifadesi insanların kafasında resmen klişeleşmiş. Halbuki bu bir zorunluluk, olması gereken bir özellik değildir. Kadın öncelikle insan olarak tanımlanıp, görülmelidir aynı erkek gibi. Belli semboller kadın ve erkek arasında farklılığı anlatmak için kullanılmamalıdır. Çünkü sadece aralarında biyolojik açıdan bazı farklılıklar vardır. Diğer her şey her iki cins için de geçerlidir.

Kadın çözülmesi gereken en önemli ayrımcılık konusudur. Ama ne yazık ki bu sorunun sadece yüzeysel çözümü için uğraşılıyor. Bu yüzden de çeşitli dönemlerde tekrar önümüze bir sorun olarak geliyor. Ülkemizde bazen kadınları koruma amaçlı kanunlar çıkarılıyor. Bu yeterli olamaz. Çünkü öncelikle bu kanunları yapanın da kafasının içindekiler değişmeli. Ayrıca bir kanun olarak rafta kalmamalı pratikte uygulaması da yapılmalıdır.

Kadınlar hala bu özgürlükler dünyasında tam anlamıyla öz bir birey olarak yer alamamaktadır. Sürekli başkasına bağımlığıymış gibi görülmektedir. Bir kadın eşine bağımlıdır örneğin. Çünkü kocası evin para getiren, güçlü bir kurumudur. Bu sebeple meslek, kadının hayatında önemli bir nokta haline geliyor ve hatta kaçınılmaz bir hedef oluyor. Her kadın kendi ayakları üstünde durmak için bunu bir şart olarak görüyor. Ama öyle değil. Öncelikle, insan olduğu için zaten bu hakların hepsine sahip.

Aslında sorunun bir diğer kaynağı da kadınlar arasında “örgüt” kavramının yaygın olmayışıdır. Ne yazık ki örgüt kavramı korkulması gereken bir şeymiş gibi görülüyor. Halbuki bu gerçekleştirilebilse sorunun büyük bir kısmı yok olacak. Çünkü kadınlar arasında olmayan dayanışma ortaya çıkacak ve sesleri daha güçlü olacak.

Umulan günlere hep birlikte dayanışma içerisinde gidileceğinin sinyalleri verilmeye başladı. Erkek, kadın el ele eşitsizlikten arınmış yepyeni tam anlamıyla özgür bir dünya kuracaklar.

0 yorum:

Yorum Gönder