rss
Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites

27.02.2010

"Ahmet Kaya"

A H M E T K A Y A

Biri saksımızı çiğneyip gitti,

biri duvarları yıktı, camları kırdı.

Fırtına gelip aramıza serildi.

Bir milyon kere çoğaltıp hüzünleri…

Her şeyi kötüledi, bizleri yaraladı.

Biri şarabımızı döktü, soğanımızı çaldı.

Biri hiç yoktan vurdu kafeste kuşumuzu.

Ciğerim yanıyor,yüreğim kanıyor..

Olmasaydı, olmasaydı sonumuz böyle…

Ölümü üzerinden yıllar geçti. Demek unutmadık ki kafama sıkar giderim aklımızda hala. Kendine iyi bak diyoruz karşılıksız aşklarımıza. Dizeleri kalmış aklımızda sözleri, düşüncesi değil diyemeyiz elbet ama hatırda barış diye şarkılar söyleyen Ahmet var. Barış için şarkılar söyleyen Ahmet. Kardeş kavgası bitsin diye haykıran Ahmet.

Öyle yıllar geçirdi ki bu millet, ismi anılınca yandaşı olunan hapishanelerde işkence görülen yıllar. Kendi dilinde konuştu diye hain ilan edilen bir adamın ismi unutulsun diye uğraşıldı senelerce. Şimdiki duruma bakalım bir de. Devlet Kürt vatandaşları izlesin diye televizyon kanalı kurdurdu. Ahmet Kaya değil kanal sadece Kürtçe bir şarkısına klip çekmek ve yayınlamak istediğinde neler olmuştu? Ödül verilen Magazin Gazetecileri Derneği’nde başına atılan çatalların sebebi neydi peki? O gün orda 10. Yıl Marşı’nı söyleyenler bu ülkeyi Ahmet’ten daha mı çok sevmiş oldular? Eline mikrofon alıp ortalığı karıştıranların o günlerde asker kaçağı olması ne ironidir ama?
Kavramlar çok değişti. Bu ülkedeki algı da çok değişmiş ki Kürt gerçeği artık kabul edildi. Ahmet Kaya’ya da bir başka bakılıyor artık. Sevenleri, türküleriyle coşanları sesi biraz daha açarak dinleyebiliyorlar artık kendisini. İlerledik mi ne? Ne oldu da böyle oldu? Daha mı özgürlükçü bir ülkeyiz artık?

Bir değeri kaybetti aslında Türkiye. Ardında onlarca beste bırakan ve o bestelere yenilerini ekleyecek bir adamı kaybetti. Hatta onun bu ülkeyi terk etmesi için de elinden geleni yaptı. Yine kırdıramadı kendisine bu ülke Ahmet Kaya’yı. Giderken bile küstüremedi onu ülkesine. Kendisine Çanakkale diye beste yaptığı ülkesi vatan haini dese de küstüremedi onu…Ne yapsa etse üstüne gittiler, mavi gökyüzünü ona dar ettiler ancak o bırakmadı barış ve insanlık üzerine şarkıları haykırmayı. Memleketinden kaçmak zorunda kaldı ancak memleket sevgisini her şeyin üzerinde tuttu. Gurbet ellerde memleket hasretiyle yanıp tutuştu. Yıllar süren bu hasret neticesinde vefat etti. Ancak hayalleri yeni yeni gerçekleşmeye başladı.

Bu ülke insanı kendi değerlerine sahip çıkmayı öğreniyor ancak bu öğrenme süreci boyunca çok değeri kaybediyoruz. Bunların içinde Ahmet Kaya gibi birçok sanatçı olduğu gibi bir o kadar değerli düşünürler, yazarlar ve devlet adamları var. Gelecek nesillerin daha iyi bir ülkede yaşaması için ortaya canını koyan kahramanlar. Bizler onların değerini bilmedikçe bu süreç daha da uzayıp gidecektir. Üzerimize düşen değerlerimize zamanında sahip çıkmaktır.

0 yorum:

Yorum Gönder